Geçtiğimiz 6 ayı dolu dolu geçirdik
diyebiliriz. Bir sürü ilk yaşadık. Emmeyi bıraktık, ilk kez uzun süre ayrı
kaldık ve en sonunda geçtiğimiz hafta emzikle vedalaştık. Ben Zeynep Ela ile
olan maceramızı bilgisayar oyununa benzetiyorum bazen, içinde kimi zor kimi
kolay, bir sürü “level” olan. Bu level, pek kolay sayılmasa da macera giderek
daha eğlenceli oluyor.
Sırada Zeynep
Ela’dan haberlerJ
Gelişim: Kilomuz 13 Kg, boyumuz ise
89 cm olmuş. Boyunun ortalamanın üzerinde olması kısa bir aile olarak bizi baya
bir sevindirdi doğrusu.
Artık,
merdivenleri yardımsız rahatlıkla çıkıp inebiliyor. Bunda yaz boyu
tırmandığımız kaydırakların büyük etkisi oldu tabii. Zıplamayı çok seviyor. Bazen
evde, bazen yolda yürürken, en çok da yatağın üstünde “zıppa” diyip zıplıyor.
Dişlerimiz hala
tamamlanmadı. Bazen ağzım acıyor diyor. Alt arka azılar ucunu göstermiş ama
hala çok yolumuz var gibi görünüyor. Dişlerini fırçalamak çok hoşuna gidiyor.
Suların kirliliğinden dolayı biraz ara vermiş olsak da tekrar başladık. Önce
ben fırçalıyorum, sonra fırçayı ona veriyorum. Fırçayı yerine koydurmak epey
zor oluyor.
İnatlaşmalar tam
gaz devam ediyor. Bunlara sos olarak sebepsiz ağlamalar eklendi. Mesela bugün
oynadığı oyun hamurunun şekli bozulduğu için, neredeyse 15 dakika ağladı
kendimizi dışarıya zor attık da biraz rahatladı.
Artık yanında
oturulursa saatlerce oyuncaklarla oynayabiliyor. Bebekler ve yemek takımlarıyla
çok oynasa da en çok kule yapmayı seviyor tabii bir de yapılmış kuleleri
bozmayıJ
Tuvalet konusunda %50 ilerleme sağladık
diyebiliriz. Kaka olayını halettik ama çiş konusu hala sıkıntılı. Doktorumuz sabah
kuru kalkmıyorsa çok zorlamayın dediği için şimdilik sadece soruyoruz.
Artık büyüklere
karşı oldukça çekingen davranıyor. Tanımadığı birine ya da uzun süredir
görmediği birine yaklaşması epey uzun sürüyor. Çocuklara daha kolay yaklaşsa da
eskisi gibi bağrına basmaya çalışmıyorJ
Saçlarımız baya
uzadı. Artık izlediği çizgi filmdeki kızların saçı gibi yapalım deyince
bağlamama izin veriyor. Uçları dalgalı oldu. Umarım düzelmez.
Uyku: Emziği bırakmamızla beraber
uykularımızda yine sıkıntılı bir döneme girdik. Gece 1 gibi uyanıyor ve “büük
yatağa gidelim” diye ağlıyor. Gündüz anneannesine de zorluk çıkarıyormuş. Gerçi
son birkaç aydır bu konuda çok gelgit yaşadık, çocuk da haklı. Yazlıkta
birlikte uyuyorduk, Ankara’ya gelince yatağa alışma sürecimiz zorlu oldu.
Sonrasında İstanbul’da yine birlikte uyuduk ve gelince hem emziği bıraktık hem
de tekrar odasında yatmaya başladı. Sanırım birkaç gün daha zorluk çekeceğiz.
Yemek: Bu aralar yemek konusu tam bir
işkenceye dönmüş durumda. Normalde ağzına bir kere değdikten sonra yemeğe devam
ederdi. Şimdiyse, yemeyi tamamen reddediyor. Bense zorlamakla zorlamamak arasında
gidip geliyorum ve bu gerçekten çok zor.
En kolay öğün
kahvaltı. Haşlanmış yumurtayı çok seviyor. Arada peynir bile yiyor. Ama omlet
ya da peynirli yumurta olursa yine zorluyor.
Ekmek hala
favorisi. Hatta bir şeyi yedirmek için ekmeği kullandığımız oluyor. Tarhana ve
yoğurt çorbasını çok seviyor. Pilavı bazı şeyleri yedirmek için kullandığımızı fark
etti sanırım, çünkü artık kaşıktaki diğer şeyi görünce onu da yemek istemiyor. Umarım
bu geçici bir süreçtir.
Sevdikleri:
Suyla yapılan her şey; banyo, el yıkama, deniz, havuz.
Kovalamaca,
boğuşma ve saklambaç.
Müzik; Herhangi bir
müzik sesi duyduğunda, nerede olursa olsun, durup dans etmeye başlıyor.
Çizgi film; Canım
Kardeşim hala favorisi, Mickey’nin Kulüp Evi ve Çilek Kızı da seviyor.
Oyun parkları;
özellikle top havuzu.
Bütün hayvanlar.
Kitap okunması.
Sevmedikleri: Zorlanmak.
Fotoğraf çektirmek.
Yemek yemek.
Uyumak.
Zeynep Ela’nın Kelimeleri: Artık oldukça
geveze ve taklitçi bir kızımız var. Birçok kelimeyi söylüyor hatta cümleler
kuruyor. Çoğu zaman bizim söylediklerimizi
tekrarlıyor. “k” leri söylemekte zorlanması, bazen ne dediğini anlamamızı
zorlaştırsa da bence çok sevimli.
Zeymep: Zeynep
Fu: Su
Fu: Su
Pop: Top
Pöpük: Köpük
Papak: Kapak
Böbek: Göbek
Mücik: Müzik
Abıkkı: Ayakkabı
Merbaba: Merhaba
Ababa: Araba
Milgisayar:
Bilgisayar
Çüçücük: Küçücük
Pöpek: Köpek
Bir bebek gördüğünde ya da küçük bir şey: “
Ooo çüçücük”
Bana sarılırken: “annem
annem”
Şeşil: Yeşil
Pabak: Tabak
Emcik: Emzik
Yeter değil: Yetmez
Şobe: Sobe
Piyav: Pilav
Papure: Tabure
Men: Ben
Bikte: Birlikte
Tontes: Domates
Papure: Tabure
Men: Ben
Bikte: Birlikte
Tontes: Domates
Fafa: Zürafa