27 Ocak 2014 Pazartesi

BOSCHLA 40 KEK 1 - YABANMERSİNLİ MUFFİN

        Yıllardır sürdürdüğüm, sevgili kocamı daha profesyonel bir mikser almaya ikna çabalarım sonunda meyvesini verdi. Uzun zamandır fiyatlarının çok yüksek olması nedeniyle ben de çok ısrar etmiyordum. İndirime girseler de hala çok pahalılardı. En sonunda evde kullandığım mikser kırılınca, Bosch'un da bu tarz bir mikser çıkarttığını (onlar mutfak makinesi diyorlar) farkettim. Yine de çok ucuz bir alet olmadığından başta pek sıcak bakmadı. Ama, 3 özel gün (yılbaşı, sevgililer günü ve anneler günü) için tek hediye olarak kabul edeceğimi söylemem, onun da fikre ısınmasını sağladı:))
         Sonunda, yılbaşından bir hafta önce elinde kocaman bir kutuyla geldi. Fakat bir şartı vardı; bu sene boyunca 40 tane kek yapmam. Ben de büyük bir keyifle anlaşmayı kabul ettim ve bildiğim keklerdense her seferinde farklı bir siteden tarif denemeye karar verdim.
          İlk deneme Ahmet de çok sevdiğinden, "Yaban Mersinli Muffin" oldu. Tarifi Ellerime Sağlık sitesinden aldım.
 YABANMERSİNLİ MUFFİN 
MALZEMELER:
- 2 tane yumurta
- 1 su bardağı seker
- 1 çay bardağı sıvı yağ
- 1 çay bardağı yoğurt
- 1 paket vanilya
- Yarım paket kabartma tozu (1 dolu çay kaşığı)
- 1 limon kabuğu rendesi
- 1+1/4 su bardağı un
- Küçük bir kase yabanmersini

YAPILISI:
1- Yumurtaları çukur bir kaseye alın ve mikserle birkaç dakika çırpın, yavaş yavaş şekeri ekleyin ve çırpmaya devam edin.
2- Limon kabuğu rendesi, yoğurt, sıvı yağ ve vanilyayı ekleyip çırpmaya devam edin.
3- Elenmiş un ve kabartma tozunu ilave edin ve mikseri çalıştırmadan, ucuyla hamura yedirin.
4- Yabanmersinini de ekleyip karıştırın ve muffin kalıplarınıza eşit olarak paylaştırın. (Kalıpların 2/3’ü dolmalı)
5- 180 derecede önceden ısıtılmış fırında yaklaşık 20 dakika pişirin.

      Benim 12 taneli kalıbıma fazla geldi hamur. Bana biraz tatlı gelse de genel olarak beğendim. Annemler yabanmersinini ekşi buldukları için pek hoşlanmadılar ama Ahmet ve Zeynep Ela çok beğendi.
        


6 Ocak 2014 Pazartesi

ZEYNEP ELA'NIN YILBAŞI HEDİYELERİ

       Zeynep Ela'yı bir kavanoz kapağı , üstünde damacana kapağı anneannesine çay verirken görünce; bu yılbaşında ona alacağım hediyeye de karar vermiş oldum. Çeşitli sitelere baksam da Toyzz Shop'un internet sayfasında gördüğüm, çay takımı aklımı çelmişti bir kere. Bizim zamanımızda bu çay setleri plastikten olurdu. Şimdi porseleni bile var. Porselen setler, çeyizlikleri kıskandıracak kadar güzel olsa da Zeynep Ela henüz çok küçük olduğundan, kırabileceğini düşünüp metal setlerden almaya karar verdim. Ama seçme aşaması porselen mi metal mi ile sınırlı kalmadı. Metal setlerin desenleri o kadar güzeldi ki uzun bir süre hangisini alacağıma karar veremedim. Sonunda hem az parçası olan, hem de küçük çiçek desenleriyle çok şirin görünen, Heng Jiang çay takımını aldım. Bu arada, bu çay setiyle, biz de kız oyuncakları almaya başlamış olduk. İyi mi kötü mü bilemedim :)
         Yılbaşı kalabalığına dek gelmesin diye önceden verdik siparişi. Kutuyu gördüğünde, Zeynep Ela'yı görmeniz lazımdı. Sanırım hiçbir şey bir çocuğu sevindirmek kadar güzel olamaz. Hemen oynamaya başladı. Oyuncağın yaş aralığının 3-12 olması, beni biraz endişelendirse de kızım için bu hiç sorun olmadı. Fincanlarla tabakların birlikte verilmesi gerektiğini henüz kavrayamasa da; demliğin ne tarafından çay dökülebileceğini çözemese de; kendine göre bir şekilde fincanları dolduruyor, fincandan içermiş gibi yapıyor. Çoğu zaman paylaşmayı tercih etmese de arada servis bile yapıyor:)


       Çay setini aldıktan sonra, kendimi 0-3 yaş bebek oyuncaklarına bakarken buldum. (Sanırım beynimdeki eğitici anne parçacığı, çay setinin yeterince iyi bir oyuncak olmadığını düşündü :) ) Fisher Price Eğitici Cd Çalar renkleri ve müzikli olması nedeniyle ilk dikkatimi çeken oyuncak oldu. Zeynep Ela için müzik şu anda en ilgi çekici şey. Ne zaman TV de müzik değişse dikkat kesiliyor, telefonda ya da  başka bir yerde müzik çaldığında dans etmeye başlıyor. Fisher Price Eğitici Cd Çalarda da ortadaki düğmeye basıldığında, hangi hayvan gelirse onunla ilgili bir şarkı çalıyor. Üstündeki düğmeler hem ışıklı, hem de basıldığında hayvanın çıkartığı sesi ve ismini duyabiliyorsun ya da şarkıyı tekrar dinleyebiliyorsun. Zeynep Ela en çok ortadaki düğmeye basmaktan hoşlandı. 

        Hediyelerin ikisini de aynı gün vermedik. Böylece her ikisini de ayrı ayrı keşfedebildi. Bir de çay setini anneannede bıraktık. İkisiyle de sürekli oynamadığı için, sıkılmadan oynayabiliyor.
        






1 Ocak 2014 Çarşamba

HOŞGELDİN 2014

         2013 değişik bir seneydi benim için. Yılın ilk 9 ayını evde Zeynep Ela ile, kalan 3 ayını ise işe adapte olmaya çalışarak geçirdim. Evde olmak zaman zaman sıkıcı olsa da hayatımdan memnundum. Kızımla vakit geçirebilmek çok güzeldi. İşe başlamak, bir seneden sonra çok zor oldu. Bunda severek yapmadığım bir işim olması, işe gereksiz stres katan insanlar, en çok da Zeynep Ela'nın hayatını kaçırıyor olma hissi etkili oldu. Yine de alıştım, insan nelere alışmıyor ki.
         2013 ciddi sağlık sorunları olmadan; sevdiklerimi götürmeden geçti. Evde olmayı fırsat bilip bol bol gezdim. Zeynep Ela'dan fırsat buldukça okudum. Blog macerasına başladım ve çok hoşuma gitti. Yeni insanlar tanıdım. O yüzden bu sene için şükrediyorum. Çok şükür ki sevdiklerimle, mutlu ve sağlıklı bir yıl geçirdim.
         Ve 2014...Dilerim gelen yıl, gidenden çok daha güzel olur. Ailem ve tüm sevdiklerim için sağlık, mutluluk ve huzur istiyorum. Her zaman birlikte olalım, yüzümüzden gülücükler eksik olmasın.
         2013 Türkiye için de değişik bir sene oldu. Tam değişime dair ümitlerimizi kaybetmişken, yeniden ümitler filizlendi içimizde. İnsanların her şeyi kabullenmelerinin, ses çıkarmamalarının bir sınırı olduğunu görük. Yaşanan kayıplar canımızı acıtsa da artık hiç bir şeyin eskisi gibi olmayacağını gördük.
          2013 biterken ayakkabı kutularında servet saklandığına şahit olduk. Çıkar rüzgarlarının ters yöne esmesinin sonuçlarının nerelere ulaşabileceğini, önceden göklere çıkarılanların bir anda alaşağı edilebileceğini gördük.
          2014 dilerim ülkem için de her şeyin daha güzel olduğu bir yıl olur. Kadınların katledilmediği; çocukların ölmediği; hukukun gerçek anlamıyla var olduğu; insanların huzur içinde yaşayabildiği; hiç kimsenin savaşında taraf olmadığımız bir yıl diliyorum.
          Biz 2014'e kalabalık bir şekilde girdik. Uzaktaki sevdiklerimizin eksikliğini, telefondaki sesleriyle doldurmaya çalıştık. Dilerim herkes yanında sevdikleriyle güzel bir yılbaşı geçirmiştir.
          MUTLU YILLAR:))