En sevdiğim mevsimdir bahar. Ne soğuktur,
ne sıcaktır. Ne üşürsünüz, ne terlersiniz. Gerçi
migren ataklarından gözünüzü de açamazsınız, ama o kadar kusur kadı kızında da
olur.
Ankara’nın
baharı güvenilmezdir biraz. Güneşli günleri birden soğuklar takip edebilir. Hatta
23 Nisan da kar bile yağmıştır vakti zamanında. O yüzden kıymetini bilmek
gerekir güneşin.
Biz
de Nazlı ailesi olarak, hakkını verelim dedik güzel havanın, attık kendimizi
dışarı ve en yakın parka gittik. Rengarenk lalelerle süslenmiş yürüyüş
parkurunda güzel bir yürüyüş yaptık.
Zeynep
Ela’nın da keyfi gayet yerindeydi. Salıncakta sallandı,
yoğurdunu açık havada
yedi, babasının kucağında etrafı seyretti,
çimenlerle ve çiçeklerle tanıştı.
Yürüyüşün
sonunda, uyuya kaldıysa da eve gelene kadar çoktan uyanmıştı.
Günün
sonunda Ankara havası kendini gösterdi. Güneşle başlayan gün fırtınaya benzeyen
bir rüzgar ve yağmurla yaptı kapanışı. Bizse Özlem Teyzemiz ve Ulaş abimizin
gelmesiyle, keyifli başladığımız günü anneanne ve dedemizin evinde yine keyifle
bitirdik.
Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
YanıtlaSil